Üsküdar'daki Kelimat Sanat Galerisi'nde sergilenen eserlerine ilişkin AA muhabirine açıklamada bulunan sanatçı, hat sanatına başlama sürecini ve kariyeri boyunca yaptığı çalışmalarını anlattı. Yaşamını ABD'de sürdüren Aridi, Lübnan'daki usta bir hattattan hat sanatını öğrendiğini belirterek, "17 yaşımda hat sanatının bütün kurallarını ve çeşitlerini öğrendim. 1970'te hat çizmeye başladım. 1975'te Lübnan'da çıkan iç savaştan ötürü yüksek öğrenimim için ABD'ye gitmek durumunda kaldım. Burada grafik tasarımı ve reklamcılık okudum. Lübnan'da durumun iyiye gitmemesinden ötürü ABD'de kalarak işimi burada kurmaya karar verdim." dedi.Kendi şirketi Aridi Graphics'i 1992'de kurduğunu aktaran sanatçı, 2000'li yıllarda hat çalışmalarına başladığını ve ardından yaptığı eserlerin kendisine dünya çapında tanınırlık kazandırdığını kaydetti."Dijitalde çalışmak tam hakimiyet sağlıyor"Aridi, grafik tasarımcılığıyla uğraşmasından ötürü sanat çalışmalarını dijital ortamda yapmayı tercih ettiğini vurgulayarak, "Dijitalde çalışmak bana yaptığım işe dair tam hakimiyet sağlıyor. Kuralları çok iyi bildiğim için hata yapmam mümkün değil. Dijital ortamda eksiklikleri tamamlayabiliyor, farklı renkler ekleyip sanatımı daha güzel hale getiriyorum." şeklinde konuştu.Dijital tasarımın kolaylıkları sayesinde Kur'an-ı Kerim'i hat şeklinde tasarladığını dile getiren sanatçı, şunları aktardı:"Yüce Kur'an'ı özel bir tasarımla yapma şerefine nail oldum. Şimdiye kadar hiç yapılmamış bir şeyi yaparak, 114 surenin hepsi için ayrı bir tasarım ürettim. Bu tasarımlar bir nevi İslam tarihinde şimdiye kadar üretilmiş hat tasarımlarının ansiklopedisi gibi oldu. Kufi'den Nesih'e, Rika'dan Divani'ye bütün konseptleri bu çalışmamda kullandım. Genişliği 43, yüksekliği 58 santim ve ağırlığı 25 kiloyu bulan Kur'an'ı bitirebilmek için 10 yıl harcadım. Yazılar için de kendime has bir yazı tipi tasarladım. Böylesi bir işi yapmaktan gurur duyuyorum.""Türkler hat sanatına büyük katkı sağladı"Marwan Aridi, galeride sergilenen eserlerinin ağaç dokularından yapılmış ince işçilik çalışmaları olduğuna dikkati çekerek, "Bu sergideki çalışmaları, seçkin eserler bırakma fikriyle yaptım. Osmanlı Devleti'nden bugüne Türkler hat sanatına çok büyük katkı sağladı. Bugün dahi Arapça hat sanatına öncülük ediyorlar. Ben ise bu sanata yeni şekiller vermek istiyorum." değerlendirmesinde bulundu.Her modern sanat eserinin geçmişin bir devamı olduğunun altını çizen Aridi, "Hiç kimse bir sanatı sıfırdan yaratamaz. Hepimiz bizden önce yapılanları takip ederiz. Bu tıpkı müzik gibidir. Ortada notalar vardır ve biz bu notaları farklı şekilde çalarız. Benim yaptığım işin de bir temeli var. Şekillerini değiştirip yeni renkler ve tasarımlar ekleyebiliriz. Gördüğünüz üzere benim çalışmalarımda yeni renkler var. Sanatımda kendimi bu şekilde ifade ediyorum." açıklamasını yaptı."Bazı çalışmalar 18 bin parçadan oluşuyor"Aridi, sergideki çalışmaları Konya'da ahşap işi ustası bir grupla birlikte yaptığını söyleyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:"Çalışmalarıma baktığınızda bazı eserlerin 18 bin parçadan oluştuğunu göreceksiniz. Bu eserler ekip eşliğinde, aylar süren çalışmalarla yapılıyor. Bir kişinin yapması imkansız. Ben dijital ortamda konsepti, dizaynı, parçaları ve renkleri tasarlıyorum. Arkadaşlarım ise bu tasarımı uygulayıp parçaları tek tek yerleştiriyor. Türkiye'de olduğum zaman ekiple beraber çalışıyoruz fakat çoğu zaman internet üzerinden çalışmalara nezaret ediyorum. Bu çok zaman isteyen bir iş çünkü her bir parça ayrı ayrı kesiliyor, zımparalanıyor ve boyanıyor. Tasarımı 3 boyutlu hale getirmek için yükseklik belirliyoruz. Bütün çalışmalar bitince 24 ayar altınla kaplıyor ve çürümeye karşı korumak için ilaç sıkıyoruz. Ekibimizle güzel işler çıkardığımıza inanıyorum."Çalışmalarını daha önce ABD'de sergilediğini ve büyük beğeni topladığını vurgulayan Aridi, Türkiye'deki serginin de ciddi rağbet gördüğünü, sanatseverlerin ilgisinin yeni eserler yapmaya teşvik edici olduğunu belirtti. Muhabir: Ömer Faruk Yıldız
AA
AA